TurkMedikal.net { ana sayfa }
TurkMedikal. N E T | ANA SAYFA Üyelik Online Alış-Veriş | Dükkan Kitaplar Hastalıklar Hakkında Bilgi | Hastalıklar İlk Yardım Medikal Rehber | Medikal Linkler Reklam
  26 Nisan 2024, Cuma Bu Sayfayı Arkadaşınıza Göndermek İstermisiniz ?
:: Sağlık Ansiklopedi >> Gen

Abiyogenez

Canlıların cansız maddelerden meydana geldiğini savunan görüş.
Abiyogenez

Canlıların cansız maddelerden meydana geldiğini savunan görüş.
Allergen (allerjen)

Alerjik reaksiyona neden olan madde.
Apeks (tepe)

Genellikle koni biçiminde olan bir yapının sivri ucunu belirtmek için kullanılan terim (örneğin kalbin apeksi, akciğerlerin apeksi).
Adenoidit

Geniz bademciklerinin (adenoit) iltihabı. Geniz badem- cikleri yutağın duvarlarında bulunan lenf dokularıdır.
Adenoit (geniz bademciği)

Gırtlağın üst bölümü ile burun boşluklarının arka ucunda bulunan, Üzüm salkımları biçiminde lenf dokusu kabartılan.
Agenezi (aplazı)

Organizmanın doku, organ ya da organ grubu gibi bir bölümünün bulunmaması.
Agenitalizm

Sözcük anlamı üreme organlarının bulunmaması.
Agorafobi

Geniş, açık bir sahada yalnız kalınca hissedilen, kontrol edilemeyen bir korkudur.
Asetonemik kusma

Genellikle otonom sinir sislemi değişken olan ya da nö-ropalik (bak. nöropali) çocukları lulan bir hastalık.
Anjiyogenez

Kılcal damar oluşumu. Kanser hücrelerinin yayılabilmeleri için onlara besin maddeleri taşıyacak yeni kılcal damarların oluşması gerekir. Son yıllarda, kanser tedavisinde anjiyogenezi önleyici ilaçlar önem kazanmaya başlamıştır.
Akut Bronşit

Genellikle grip, kızamık, boğmaca veya tifo gibi hastalıklar sırasında görülür. Sisli ve soğuk havalarda çok rahatsız olurlar. Hastalığın başlangıcında kuru ve ağrılı öksürük, az yapışkan balgam, sonraları sümüksü cerahatli balgam ile hafif ateş ve halsizlik görülür. Mutlaka tedavi edilmesi gerekir.
Anti-herpes simples 2 antikoru

Genellikle üreme organlarında yerleşen tip 2 herpes simplex virüsüne karşı oluşan antikorlar.
Alel gen

Bir geninin iki veya daha fazla alternatif formlarından birisi.
Aybaşı kanaması yokluğu

Genç bir kız buluğ çağına geldiği halde, aybaşı görmeye başlamamışsa, aybaşı yokluğundan söz edilir. Bu durum karaciğer hastalıklarından, kansızlıktan veya tiroit bezi bozukluğundan kaynaklanabilir. Öncelikle nedeni bulmak gerekir.Normal aybaşı gören kadının da; kansızlık, karaciğer rahatsızlıkları, beslenme bozuklukları, veya tiroid bezi hastalıkları sonucu aybaşı kanamaları kesilebilir. Öte yandan aybaşı yokluğu, gebeliğin veya menapozun işareti olabilir.

 

Bordet-gengou tepkimesi

Kanda bağışıklık yöntemleri kullanılarak yapılan bazı la-boratuvar incelemelerinde yararlanılan kompleman bağlama tepkimesi.
Bağlantı

Genetik işaretleyicilerin ve/veya gen çiftlerinin beraber kalıtılma sıklığı, bu onların bir kromozom üzerindeki fiziksel yakınlıkları ile ilgili bir ölçü oluşturur.
Balzam

genellikle odunsu bitkilerden elde edilen reçine ve bu reçinelerden yapılan ilaç.
Bronşiyolit

Genellikle yaşamın İlk yılındaki çocuklarda görülen akut enfeksiyon hastalığı.
Biyogenez

Canlıların kendilerine benzeyen canlılardan oluştuğunu açıklayan görüş.
Blok

Genel anlamda, değişik yapıdaki patolojik süreçlerle bağlantılı olarak, bir organın ya da anatomik yapının işlevinin ağır derecede bozulmasını ya da durmasını belirten terim.
Corpus geniculatum

Beynin alt yüzünde, beyin saplanna göre arka ve yan bölgelerde yerleşmiş bulunan oval biçimli küçük çıkıntıların ortak adı; iç yan diz cismi
Capgras sendromu

Genellikle paranoid şizofrenilerde görülen bir durumdur. Hasta çevresindeki diğer hastaların ve hastane personelinin akrabaları ve kişisel dostları olduğu kanısındadır. Bir çeşit yanılgı sendromudur.
Damar genişlemesi (vazodhatasyon)

Kan damarları duvarında bulunan düz kasların gevşemesi sonucu damar boşluğunun genişlemesi.
Dışkıda oksiyür aranması

Genellikle çocukların bağırsaklarında bulunan oksiyür tanısı
Disfonksiyon

Genel olarak bir organın, dokunun ya da sistemin işlevinde ortaya çıkan olumsuz değişikliği belirtmek için kullanılan terim (nitel ya da nicel olabilir).
Disgenezi

Yumurtanın döllenmesinden ya da embriyonal gelişimin ilk evrelerinden başlayarak bir organın, sistemin ya da bütün organizmanın kusurlu gelişmesine bağlı oluşum bozukluğu.
Disontogeni

Embriyon ya da dölüt evresindeki gelişmenin aksaması sonucu ortaya çıkan oluşum bozukluğu.
Duodenit

Genellikle aşırı mide salgısının tahriş edici etkisini izleyen onikiparmakbağırsağı mukozası iltihabı.
Enzimopati

Gen değşinimine (mutasyon) bağlı olarak bir enzimin yapısal bozukluk göstererek etkin olmayan bir biçimde bireşimlendiği, kısmen ya da tümüyle bireşimlenemedi-ği kalıtsal hastalık.
Ergenlik

İnsanın gelişme safhasında çocukluktan yetişkinliğe girdiği dönem.
Ergenlik sivilceleri

Ergenlik yaşındakilerin yüz, omuz, sırt ve karınlarında görülürler. Siyah noktalar, beyaz benekler, kırmızı veya mor lekeler halindedirler. İçleri cerahat dolu bu sivilcelere; akne de denir. nedeni; yağ bezlerinin tıkanmış olmasıdır. Ergenlik sivilceleri kendiliğinden kaybolur. Sıkmamak, oynamamak gerekir. Tedavinin ilk şartı sabırdır. Yüzü günde 3-4 kere kükürtlü sabunla yıkamakta fayda vardır. Bu arada baharatlı yiyecekleri ve çikolatayı terketmek gerekir.
Ektazi

Genişleme. Örn. Bronşektazi.
Flegmon

Genellikle streptokokların yol açtığı akut enfeksiyon.
Filogenetik sıflandırma

Canlıların akrabalık derecelerine göre sınıflandırılması. Doğal sınıflandırma.
Fruktoz

Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
Früktoz

Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
Füzyon geni*

İki farklı genin parçalarının birleşmesiyle oluşan hibrid gen.
Gametogenez

Eşey bezlerinde gerçekleşen ve olgunlaşmamış tohum hücrelerinin çoğalma ve farklılaşma yoluyla gamet (kadında yumurta, erkekte sperm hücresi) biçimine dönüştüğü gelişim süreci.
Gevşeklik

Genellikle esnek liflerde bozukluk ya da esnekliklerinde azalmaya bağlı olarak, bir dokunun kendini bırakma hali.
Glikolipit

Genellikle hücre zarlarında bulunan, lipitlerin şeker moleküllerine kovalent bağlarla bağlanması ile meydana gelen bileşik lipit.
Glikoz-6-fosfat-dehidrogenaz (g6pdh)

Karbonhidrat metabolizmasında önemli yeri olan pen-tozfosfat (heksozmonofosfat) çevriminin enzimi.
Gen

DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Gen ailesi

Benzer ürünler veren ve birbiriyle yakından ilintili genlerin meydana getirdiği grup.
Gen haritalaması

Bir DNA molekülündeki genlerin göreceli konumlarının belirlenmesi. Bu haritalamada hangi genin bir diğerine göre molekülün neresinde yar aldığı ve aralarında neler bulunduğu belirlenir.
Gen tedavisi

Kalıtsal bozukluğun düzeltilmesi için sağlıklı DNA'nın, hastalıklı hücrelere doğrudan zerk edilmesi.
Gen*

DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Genetik

Kalıtım ile uğraşan bilim dalı.
Genetik kod

mRNA boyunca üçlü gruplar halinde bulunan ve protein sentezleme sırasında üretilen aminoasit dizilerinin düzenini belirleyen nükleotid dizileri.
Genetik kod (genetik şifre)

Nükleik asit molekülündeki azotlu bazlann diziliş sırası.
Genital dönem

İnsanda libidonun gelişiminin beşinci ve son evresi.
Genital organlar

Üreme organları
Geniz bademciği

adenoit
Genom

Bir organizmanın sahip olduğu genetik şifrelerin tamamı
Genom projesi

İnsanın ya da başka canlıların genomlarının tamamının ya da bir kısmının haritasını ve diziliş biçimlerini saptamayı hedeflemeye yönelik araştırmalar.
Genotip

Bir organizmanın gen bileşimi.
Genotip*

Bir organizmanın gen bileşimi.
Hipogenitalizm

Dış üreme organlannın kişinin yaşına göre yeterince gelişmemiş olması.
Hemanjiyom

Genişlemiş kan damarlarının iyi huylu türmörü.
Hemianopsi

Genellikle görme çaprazım (optik kiyazma) İlgilendiren çeşitli patolojik süreçlere bağlı olarak görme alanının yansının kaybı.
Hipergenitalizm

Dış cinsel organlann yaşa göre anormal ölçüde fazla gelişmesi.
Disfonksiyon

Genel olarak bir organın, dokunun ya da sistemin işlevinde ortaya çıkan olumsuz değişikliği belirtmek için kullanılan terim (nitel ya da nicel olabilir).
Disgenezi

Yumurtanın döllenmesinden ya da embriyonal gelişimin ilk evrelerinden başlayarak bir organın, sistemin ya da bütün organizmanın kusurlu gelişmesine bağlı oluşum bozukluğu.
Disontogeni

Embriyon ya da dölüt evresindeki gelişmenin aksaması sonucu ortaya çıkan oluşum bozukluğu.
Duodenit

Genellikle aşırı mide salgısının tahriş edici etkisini izleyen onikiparmakbağırsağı mukozası iltihabı.
Enzimopati

Gen değşinimine (mutasyon) bağlı olarak bir enzimin yapısal bozukluk göstererek etkin olmayan bir biçimde bireşimlendiği, kısmen ya da tümüyle bireşimlenemedi-ği kalıtsal hastalık.
Ergenlik

İnsanın gelişme safhasında çocukluktan yetişkinliğe girdiği dönem.
Ergenlik sivilceleri

Ergenlik yaşındakilerin yüz, omuz, sırt ve karınlarında görülürler. Siyah noktalar, beyaz benekler, kırmızı veya mor lekeler halindedirler. İçleri cerahat dolu bu sivilcelere; akne de denir. nedeni; yağ bezlerinin tıkanmış olmasıdır. Ergenlik sivilceleri kendiliğinden kaybolur. Sıkmamak, oynamamak gerekir. Tedavinin ilk şartı sabırdır. Yüzü günde 3-4 kere kükürtlü sabunla yıkamakta fayda vardır. Bu arada baharatlı yiyecekleri ve çikolatayı terketmek gerekir.
Ektazi

Genişleme. Örn. Bronşektazi.
Flegmon

Genellikle streptokokların yol açtığı akut enfeksiyon.
Filogenetik sıflandırma

Canlıların akrabalık derecelerine göre sınıflandırılması. Doğal sınıflandırma.
Fruktoz

Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
Früktoz

Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
Füzyon geni*

İki farklı genin parçalarının birleşmesiyle oluşan hibrid gen.
Gametogenez

Eşey bezlerinde gerçekleşen ve olgunlaşmamış tohum hücrelerinin çoğalma ve farklılaşma yoluyla gamet (kadında yumurta, erkekte sperm hücresi) biçimine dönüştüğü gelişim süreci.
Gevşeklik

Genellikle esnek liflerde bozukluk ya da esnekliklerinde azalmaya bağlı olarak, bir dokunun kendini bırakma hali.
Glikolipit

Genellikle hücre zarlarında bulunan, lipitlerin şeker moleküllerine kovalent bağlarla bağlanması ile meydana gelen bileşik lipit.
Glikoz-6-fosfat-dehidrogenaz (g6pdh)

Flegmon

Genellikle streptokokların yol açtığı akut enfeksiyon.
Filogenetik sıflandırma

Canlıların akrabalık derecelerine göre sınıflandırılması. Doğal sınıflandırma.
Fruktoz

Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
Früktoz

Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
Füzyon geni*

İki farklı genin parçalarının birleşmesiyle oluşan hibrid gen.
Gametogenez

Eşey bezlerinde gerçekleşen ve olgunlaşmamış tohum hücrelerinin çoğalma ve farklılaşma yoluyla gamet (kadında yumurta, erkekte sperm hücresi) biçimine dönüştüğü gelişim süreci.
Gevşeklik

Genellikle esnek liflerde bozukluk ya da esnekliklerinde azalmaya bağlı olarak, bir dokunun kendini bırakma hali.
Glikolipit

Genellikle hücre zarlarında bulunan, lipitlerin şeker moleküllerine kovalent bağlarla bağlanması ile meydana gelen bileşik lipit.
Glikoz-6-fosfat-dehidrogenaz (g6pdh)

Karbonhidrat metabolizmasında önemli yeri olan pen-tozfosfat (heksozmonofosfat) çevriminin enzimi.
Gen

DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Gen ailesi

Benzer ürünler veren ve birbiriyle yakından ilintili genlerin meydana getirdiği grup.
Gen haritalaması

Bir DNA molekülündeki genlerin göreceli konumlarının belirlenmesi. Bu haritalamada hangi genin bir diğerine göre molekülün neresinde yar aldığı ve aralarında neler bulunduğu belirlenir.
Gen tedavisi

Kalıtsal bozukluğun düzeltilmesi için sağlıklı DNA'nın, hastalıklı hücrelere doğrudan zerk edilmesi.
Gen*

DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Genetik

Kalıtım ile uğraşan bilim dalı.
Genetik kod

mRNA boyunca üçlü gruplar halinde bulunan ve protein sentezleme sırasında üretilen aminoasit dizilerinin düzenini belirleyen nükleotid dizileri.
Genetik kod (genetik şifre)

Nükleik asit molekülündeki azotlu bazlann diziliş sırası.
Genital dönem

İnsanda libidonun gelişiminin beşinci ve son evresi.
Genital organlar

Üreme organları
Geniz bademciği

adenoit
Genom

Bir organizmanın sahip olduğu genetik şifrelerin tamamı
Genom projesi

İnsanın ya da başka canlıların genomlarının tamamının ya da bir kısmının haritasını ve diziliş biçimlerini saptamayı hedeflemeye yönelik araştırmalar.
Genotip

Bir organizmanın gen bileşimi.
Genotip*

Bir organizmanın gen bileşimi.
Gen

DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Gen ailesi

Benzer ürünler veren ve birbiriyle yakından ilintili genlerin meydana getirdiği grup.
Gen haritalaması

Bir DNA molekülündeki genlerin göreceli konumlarının belirlenmesi. Bu haritalamada hangi genin bir diğerine göre molekülün neresinde yar aldığı ve aralarında neler bulunduğu belirlenir.
Gen tedavisi

Kalıtsal bozukluğun düzeltilmesi için sağlıklı DNA'nın, hastalıklı hücrelere doğrudan zerk edilmesi.
Gen*

DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası. Kalıtımın temel fiziksel ve işlevsel birimi. Her gen, protein veya RNA molekülü gibi özel bir işlev taşıyan kromozomların belli bir noktasındaki nükleotid dizilerinden oluşur.
Genetik

Kalıtım ile uğraşan bilim dalı.
Genetik kod

mRNA boyunca üçlü gruplar halinde bulunan ve protein sentezleme sırasında üretilen aminoasit dizilerinin düzenini belirleyen nükleotid dizileri.
Genetik kod (genetik şifre)

Nükleik asit molekülündeki azotlu bazlann diziliş sırası.
Genital dönem

İnsanda libidonun gelişiminin beşinci ve son evresi.
Genital organlar

Üreme organları
Geniz bademciği

adenoit
Genom

Bir organizmanın sahip olduğu genetik şifrelerin tamamı
Genom projesi

İnsanın ya da başka canlıların genomlarının tamamının ya da bir kısmının haritasını ve diziliş biçimlerini saptamayı hedeflemeye yönelik araştırmalar.
Genotip

Bir organizmanın gen bileşimi.
Genotip*

Bir organizmanın gen bileşimi.
Hipogenitalizm

Dış üreme organlannın kişinin yaşına göre yeterince gelişmemiş olması.
Hemanjiyom

Genişlemiş kan damarlarının iyi huylu türmörü.
Hemianopsi

Genellikle görme çaprazım (optik kiyazma) İlgilendiren çeşitli patolojik süreçlere bağlı olarak görme alanının yansının kaybı.
Hipergenitalizm

Dış cinsel organlann yaşa göre anormal ölçüde fazla gelişmesi.
Juvenil

Gençliğe ait
Komprime

Genellikle düz yüzeyli ya da bombeli küçük bir disk görünümünde, sert ilaç türü.
Konizasyon

Genel olarak, koni biçiminde olmayan bir anatomik yapıya bu şeklin verilmesine yönelik cerrahi yöntemler.
Kalıtsal özellikler

Genetik yasalarına göre kuşaktan kuşağa kalıtsal olarak geçebilen, türe ve kişiye özgü biçimsel ve fizyolojik özellikler.
Kontrol grubu

Genellikle, insanda, bir ilacın tedavi edici etkisinin değerlendirilmesine yönelik bir deney süresince, deneklerle aynı koşullarda bulunmakla birlikte, deneyin konusu olan tedaviyi görmeyen kişilerden oluşan grup.
Konvülsiyon

Genellikle bilinc kaybı ve istemli kasların tümü ya da bazılarında şiddetli ritmik kasılmalarla karakterize ani bir atak. Daha çok sara hastalığının bir belirtisidir.
Kansızlık (anemi)

Genel dolaşımdaki kanda hemoglobin miktarının düşmesi (normalde erkekte 13-17 gr/100 mi, kadında 11-16 gr/100 mi); alyuvarların sayısında ya da içerdikleri hemoglobin miktarındaki azalmaya bağlıdır.
Klon

Genetik olarak birbirinin aynı olan canlılar.
Klon bankası (genom arşivi)

Bir canlının tüm genomunu temsil eden DNA parçacıklarının klonları.
Karakter

Genetikte, bir kişinin belirgin ya da belirlenebilen her türlü özelliğini ifade eden terim.
Kardiyopati

Genel olarak kalp hastalıklarını belirten terim.
Kaşeksi

Genel sağlık durumunun bozukluğu ile ilgili ileri derecede zayıflama hali.
Kavernöz (gözenekli)

Geniş damarsal alanlardan ve bunların İlişkide olduğu öbür damarlardan oluşan, sünger görünümlü, düzensiz biçimli, normal ya da patolojik dokuların genel adı.
Listeria monocytogenes

Evcil ve vahşi hayvanlarda, doğal olarak oldukça yaygın biçimde bulunan Gram-pozitif mikroorganizma; listeri-yoz olarak bilinen enfeksiyon hastalığının etkenidir, în-sanın nasıl enfekte olduğu tam olarak aydınlatılmış değildir.
Lezyon

Genel anlamda henüz tam olarak niteliği tespit edilmemiş bozukluk.
Makrogenitozomi

Vücudun ve ikincil eşey özelliklerinin erken gelişmesiyle birlikte cinsel organlann anormal gelişmesi.
Miyokardiyopati

Genel olarak kalp kası hastalığını tanımlayan terim.
Metagenez

Döl değişimi.
Meteoropati

Genel olarak, meteorolojik koşullardaki değişikliklere bağlı gelişen her tür hastalığa verilen ad.
Mastodini

Genç kadınlarda âdet kanamasından Önceki hafta ortaya çıkabilen meme ağnsı.
Mastoplasti (mamoplasti)

Genel olarak memede yapılan plastik cerrahi girişimlere verilen ad.
Onanizm

Genital organlar ile oynayarak kendi kendine tatmin.
Osteogenesis

Kemik oluşumu, kemiklerin gelişimi.
Osteogenesis imperfekta

Kemiklerin kolayca kırılacak şekilde gevrek oluşu ile karekterize kalıtsal nitelik gösteren hastalık.
Onikoreksi

Genellikle uzunlamasına çatlaklann oluştuğu aşın tırnak zayıflığı.
Onkogen

Bazı türleri kanserle de ilşkili olan bir gen. Onkogenlerin çoğu doğrudan ya da dolaylı olarak hücrelerin büyüme hızını etkiler.
Oogami

Genellikle büyük hareketsiz dişi gamet ile küçük ve hareketli erkek gametin birleşmesi.
Oogenez

yumurtanın meydana gelmesi olayı.
Osteosarkom

Genellikle 10-20 yaş arasında görülen kötü huylu birincil kemik tümörü.
Operatör gen

Bakteri yada virüs genomunda repressör (baskılayıcı) proteini bağlayan ve yanındaki genin transkripsiyonunu kontrol eden gen.
Organogenez

Embriyo tabakalarından organların meydana gelmesi.
Özürlü kemik oluşumu (osteogenez imperfekta)

Kemiklerin yanı sıra gözakı (sklera), içkulak, deri ve bağlan da etkileyen kalftsal bağdoku hastalığı.
Pelvis (leğen)

Uç bileşenli kalça kemiğinin arkada sakrum (sağrı kemiği) ve koksiks (kuyruksokumu kemiği) ile eklemleşe-rek oluşturduğu kemik yapı.
Penetrans*

Genotipteki bir niteliğin fenotipte ifade bulmasıdır. Bir genotip her zaman aynı fenotipi yaratmayabilir. Bu ikisi arasındaki ilişki penetransdır.
Pankreatin

Genellikle domuz ya da sığır pankreasından elde edilen, proteini, nişastayı ve yağı parçalayan enzimleri içeren özüt.
Prob*

Gen veya gen ürününü belirlemek veya ayırmak için kullanılan işaretli tek zincirli DNA veya RNA nükleotid dizisi veya monoklonal antikor gibi bir madde.
Plazma genişleticiler

Kan kaybına bağlı kan hacminin azalması durumunda hızlı hacim genişlemesi sağlamak amacıyla kullanılan, doğal ya da yapay jelatinsi maddelerden (koloitler) hazırlanmış çözeltiler.
Psikopati

Genel olarak herhangi bir zihinsel bozukluğu belirtmek, için kullanılan terim.
Partenogenez

Yumurtanın döllenme olmaksızın gelişerek yeni canlı meydana getirmesi.
Psikoterapi

Geniş anlamıyla, ruhsal ya da fiziksel hastalıkların psikolojik yöntemlerle tedavisi.
Plezyoröntgenterapi

Odak ile deri arasındaki uzaklığın 0-7 cm arasında olduğu ışın tedavisi.
Patogenez

Hastalığın esas ve gelişimi.
Pankreatin

Genellikle domuz ya da sığır pankreasından elde edilen, proteini, nişastayı ve yağı parçalayan enzimleri içeren özüt.
Prob*

Gen veya gen ürününü belirlemek veya ayırmak için kullanılan işaretli tek zincirli DNA veya RNA nükleotid dizisi veya monoklonal antikor gibi bir madde.
Plazma genişleticiler

Kan kaybına bağlı kan hacminin azalması durumunda hızlı hacim genişlemesi sağlamak amacıyla kullanılan, doğal ya da yapay jelatinsi maddelerden (koloitler) hazırlanmış çözeltiler.
Psikopati

Genel olarak herhangi bir zihinsel bozukluğu belirtmek, için kullanılan terim.
Partenogenez

Yumurtanın döllenme olmaksızın gelişerek yeni canlı meydana getirmesi.
Psikoterapi

Geniş anlamıyla, ruhsal ya da fiziksel hastalıkların psikolojik yöntemlerle tedavisi.
Plezyoröntgenterapi

Odak ile deri arasındaki uzaklığın 0-7 cm arasında olduğu ışın tedavisi.
Patogenez

Hastalığın esas ve gelişimi.
Radyoloji

Genel anlamda X ışınları,ses dalgaları veya diger yöntemleri kullanarak teşhis hizmetleri veren tıp dalıdır.
Resesif gen

Etkisini fenotipte gösteremeyen ve çekinik olan gen.
Röntgen ışınları (x ışınları)

Çıplak gözle görülemeyen, 10 İle 0,1 Â dalgaboyu arasında yer alan elektromagnetik ışınlar.
Röntgenpelvimetri

Röntgenle elde edilen görüntüsünden yararlanarak leğen (pelvis) kemiğinin çapını ölçme.
Röntgenterapi (röntgen tedavisi)

X ışınlannın biyolojik Özelliklerinin kullanılmasına dayanan bîr radyoterapi (ışın tedavisi) biçimi.
Sfînkter (büzgen kas)

Lifleri bir deliğin çevresini halka biçiminde saran çizgili ya da düz kaslan tanımlamak için kullanılan anatomik terim.
Sosyalizasyon

Genel olarak insanların, özel olarak da çocukların içinde yaşadıkları sosyal çevreden gelen uyarılara duyarlılık kazandıkları
Spastisite

Genel düzeyde ya da bazı kas ya da kas gruplarıyla sınırlı olarak kas tonusunun (gerginliğinin) anormal biçimde artmasıyla belirlenen patolojik durum.
Spermatogenez

Erbezinin tohum borucuklan içinde oluşan ve olgunlaşmamış eşey hücrelerinin (spermatogon) değişime uğrayarak kadın eşey organım dölleyebilecek duruma gelmesini, yani spermatozoitlerin oluşumunu sağlayan üreme ve farklılaşma süreçlerinin tümü.
Scarpa üçgeni

Kasık bağı (Ügamentum inguinale), sartoryus(*) kası ve uzun uzaklaştırıcı kas (adduktor longus) arasındaki, içinden uyluk atar ve toplar damarının geçtiği ve uyluğun Ön üst bölümünde yer alan anatomik bölge.
Skleroz

Genellikle anormal fibröz doku büyümene bağlı olarak bir organ ya da dokunun kalınlaşması veya sertleşmesi.
Sklerozanlar

Genişlemiş toplardamarları tıkamak amacıyla enjekte edilen, tahriş edici etkili kimyasal maddeler.
Transgenik canlı

Rekombinant DNA teknolojisiyle yabancı bir genin yerleştirildiği canlı.
Tik

Genellikle yüz, baş, boyun veya omuzda olan istemsiz kas kasılması.
Tridronefroz

Genellikle idrann idrar borusu ya da idrar kesesine geçişini engelleyen bir nedene bağlı olarak (taş ya da doğumsal oluşum bozukluğu) böbrek havuzunun ya da böbrek çanağının genişlemesi.
Torch

Genellikle gebelikten önce ya da gebeliğin ilk aylarında bazı virüs hastalıklarının belirlenmesi için uygulanan İncelemeler.
Terminatör gen

RNA polimerazın transkripsiyonu durdurmasına neden olan DNA dizisi.
Utangaçlık (çekingenlik)

Kişiler arası İlişkilerde ortaya çıkan, normal sosyal ilişkileri engelleyen, davranış ve güven eksikliğiyle belirlenen duygusal mizaç.
Ülser

Geniş anlamıyla deri ya da mukoza altı dokuları meydanda bırakan kronik yaralardır.
Ürogenital

Genital ve idrar yolları sistemi ile ilgili.
Ürogenital sistem

İdrar ve cinsiyetle ilgili organ ya da işlevlerin tümünü belirtmek için kullanılan terim. Bak. üreme sistemi; üri-ner sistem.
Virüs enfeksiyonu

Genel olarak virüslerin oluşturduğu hastalıkları belirtmek için kullanılan terim.
Valgus deformitesi

Genetik olarak birinci ve ikinci tarak kemikleri arasındaki açı fazla olduğunda, zamanla başparmak diğer parmaklara yaklaşır ve halluks valgus deformitesi ortaya çıkar
Vertigo

Genel anlamda baş dönmesi, hareket duygusu demektir. Ancak tansiyon düşmesi ile ilgili baş dönmeleri bu kapsamda değildir. Vertigodan kastedilen labirentit, iç kulak iltihabı, Meniere hastalığı gibi durumlarda olan baş dönmesi hissi Vertigo diye adlandırılır.
Wegener granülomatozu

Bir vaskülit şekli.
Yapısal gen

Hücrenin yapısı ve metabolizması için gerekli RNA ' ları kodlayan DNA dizisine verilen genel ad.
Yenidoğanın genital krizi

Erkek ya da kız olsun, zamanında doğan bebeklerde daha sık görülen, genellikle kısa sürede gerileyen, memelerde geçici şişme ve kolostrumf*) sızıntısı.
Zekâ bölümü (ıntelligence quotient-ıq)

Zekâ yaşı ile takvim yaşı arasındaki orantının 100'e bölümü.
Zoopsi

Genellikle garip ve canavarsı, daha çok dehşet verici hayvanların görüldüğü varsamlarla ortaya çıkan deliri-um biçimi.
<< Geri
 Medikal Bilgi
Bu gün:  Ebeler Haftası  
 Sağlık
 Tıp Sözlüğü  Biyoloji Sözlüğü
 Ansiklopedi  İlaç Fiyatları
 Gebelik  Mineraller
 Cinsel Terimler Sözlüğü
 TUS Hakkında  Kaplıcalar
 Renk Körlüğü Testi  Full Text Dergiler
 Bebeğiniz Ne Zaman Doğacak ?
 Tahmini yumurtlama gününüzü hesaplayın
 Bebeğinizin boyunu hesaplayın
 İlk Yardım  Bebek İsimleri
İdeal Kilonuzu, Günlük Enerji İhtiyacınızı Öğrenin
 Zayıf mı? Şişman mı?  Kalori Tabloları
 Hastalıklar  Vitaminler
 İlaç Klavuzu  Aloe Vera
Vademecum (İlaç Bilgileri)  Şifalı Bitkiler
 Yazılar
 Medikal Kitap
Yayındaki Türkçe ve Yabancı Kitap Tanıtımları
 Medikal Anket
Hangi korunma yöntemini kullanıyorsunuz?

Prezarvatif
Spiral
Dışarı boşalma
Doğum kontrol hapı
 Rastgele 2 Kitap
Tavsiye


Hakkımızda | Reklam | Kullanım Şartları | Basında TurkMedikal.net | Webmasterlar İçin | İçerik Ortaklığı | İletişim | Vademecum (İlaç Bilgileri)
Aloe Vera | Üyelik | Dükkan | Kitaplar | Hastalıklar | İlk Yardım | Rehber | Nöbetçi Eczaneler | Sağlık Ansiklopedisi

TurkMedikal.NET bir ZA Host Web Hosting ve Zahmaci Web Tasarım Sitesidir
Dmoz Directory | Astroloji | Walpapers | Kumluca | Hastalıklar
Carpets and Rugs | Holy Books
Elmalı | Kemer | Korkuteli | Serik | Akseki