:: Sağlık Ansiklopedi >> Per
Arteriyel hipertansiyon (yüksek tansiyon)
Atardamarlardakİ kan basıncının sürekli biçimde ortalama değerlerin üstünde seyretmesi. |
Aspergillus
Küf mantarı cinsi. Bu mikroskopik yapıdaki mantarlar normal koşullarda hastalık etkeni değildir. |
Aspermi
Sperm üretiminin bulunmaması ya da sperm çıkanla-manıası. |
Antiperistals
Sindirim kanalında normal yönün tersinde olan kasılma dalgası. |
Azospermi
Ejekülatta sperm bulunmamasıdır. |
Benzoyl peroxıde
Akne tedavisinde sıkça kullanılan anti-bakteriyel bir madde. |
Bph (benign prostat hiperplazisi)
Prostatın kanser olmayan ve idrar akımın engelleyen büyümesi |
Biperguzî
Tat duyusuna yönelik uyarılara karşı duyarlılığın aşın Ölçüde artması. |
Bulimi (hiperfaji)
Aşırı iştah; aşırı açlık duyulması ve buna bağlı olarak aşırı miktarda besin alınması. |
Couperose
Erişkinlerde ve özellikle de kadınlarda yanak, burun ve alında görülen bir deri hastalığını tanımlamak için kullanılan Fransızca terim. |
Cowper bezleri
Erkek siyeğinin kavernöz (gözenekli, süngerimsi) parçasında her iki tarafta yer alan salgıbezlerİ. |
Dölyatağı hiperkinezîsi
Doğum sırasında dölyatağı kasılmalarının şiddet ve sıklığının patolojik olarak artması. |
Depersonalizasyon
Kişinin gerçekle ilişkisini yitirdiği ve kendi kişiliğine karşı yabancılık duyduğu durum. |
Eklem hipermobilitesi
Eklemin hareket yeteneğinin artması; jeneralize (genel) eklem gevşekliği ise genetik olarak aktarılan bir bağ dokusu hastalığıdır |
Endosperm
3n kromozomlu besi doku. |
Gowper bezi
Cinsel coşku veya orgazm öncesi, erkeklerde, saydam alkalin bir sıvı salgılayan bez. |
Gelon (eritem pernö)
Deride genel olarak soğuk etkisiyle ortaya çıkan ve yi-neleyici özellik gösteren kızarıklık ve şişme. |
Hiperplazi
Bir organ veya dokunun hücre sayınındaki artış nedeniyle büyümesi. |
Hiperpne
Solunum derinliğinin artması |
Hiperprozeksi
Bir tür dikkat bozukluğu. |
Hiperrefleksi
Kiriş reflekslerinin (Asil refleksi, dizkapağı refleksi) artması. |
Hipersensitivite
Bir insanın daha önce karşılaştığı bir antijenle yeniden karşılaşınca ortaya çıkan bağışıklık tepkisi ve buna bağlı doku harabiyeti. |
Hipersomni
Özellikle derin ve uzun uykuya ve uyuklamaya aşın eğilim. |
Hipersplenizm
Dalağın büyümesinin (splenomegali) yanı sıra alyuvar, nötrofil granülosit (bir akyuvar türü) ve trombositlerin tek başlarına ya da birlikte azalması. |
Hipersteni
Kas gücü ve vücut direncinde belirgin artış; aşın kuvvetlilik. |
Hipersürrenalizm
Böbreküstü bezi kabuğu hormonlarından birinin ya da birkaçının asm salgılandığı patolojik durum. |
Hipertansiyon
Yüksek kan basıncı. |
Hipertansiyon
Yüksek kan basıncı. |
Hipertelî
Normalden çok sayıda meme başının bulunması. |
Hipertelorizm
İki organ arasındaki uzaklığın normalin üzerinde olması. |
Hipertermi
Vücut sıcaklığının normal değerlerin üzerine çıkması. |
Hipertimi
Aşırı duygusallıkla beliren duygulanım bozukluğu. |
Hipertiroidizm
Tiroit bezi hormonlarının aşın üretimi sonucu beliren klinik tablo. |
Hipertoni
Tüm vücut kaslarındaki aşın gerginlik artışı. |
Hipertrikoz
Gerek kıllı bölgelerde, gerek kılların bulunmadığı ya da çok az olduğu bölgelerde aşırı kıllanma. |
Hipertrofi
Bir dokunun, organın ya da bütün bir sistemin hücre hacmindeki artışa bağlı olarak büyümesi. |
Hiperürisemi
Kanda ürik asit artışı. |
Hipervitaminoz
Aşın vitamin alma sonucunda gelişen hastalık tablosu. |
Hipervolemi
Vücutta dolaşan kan hacminde artış. |
Hemanjiyoperisitom
Kılcal damarların dış yüzeyindeki perisit adlı hücrelerden kaynaklanan ve ender görülen bir tümör. |
Hidroperikardiyum
Perikart (kalp zarı) boşluğu içine sıvı toplanması. |
Hiper
Aşırı ya da artmış anlamındaki ön ek. |
Hiperaldosteronizm
Böbreküstü bezleri tarafından aşın aldosteron salgılanması ile beliren patolojik durum. |
Hiperalimentasyon
Aşın besin alma; bunun sonucu olarak yağ dokusu ve vücut ağırlığı artar. |
Hiperaljezi
Bir deri bölgesinde ağrı duyumuna neden olan uyaranlara yanıtın artmasıyla beliren duyu bozukluğu. |
Hiperasidite
Mide salgısında asit fazlalığı; genellikle mide hücrelerinin aşırı hidroklorik asit salgılamasına bağlıdır. |
Hiperazotemi
Kandaki üre miktarının 0,40 gr/lt'nin üzerine çıkması. |
Hiperbaroterapi
Hastanın atmosfer basıncından daha yüksek basınçlı bir odaya (yüksek basınç odası) yerleştirilmesiyle uygulanan tedavi yöntemi. |
Hiperbuli
İstek artışı; bilinçli ve gerçek bir istek artışı olmayıp yalnızca görünürde yaşanan bir duygudur. |
Hiperemez
İnatçı ve tekrarlayıcı kusma |
Hiperemi
Organizmanın belirli bir bölgesindeki kan miktarındaki artma. |
Hiperestezi
Deri yüzeyine uygulanan bazı uyanları algılama yeteneğinin artmasıyla beliren duyu bozukluğu. |
Hîperestıinizm
aşın östrojen salgılanması |
Hiperfonezi
Akciğerlerde hava artışına bağlı olarak göğüs kafesi üzerinde yapılan perküsyonla (bir elin parmaklarıyla Öteki elin sırtına vurularak bu elin altındaki bölgeden gelen sesin dinlenmesi) alınan seste artış. |
Hipergenitalizm
Dış cinsel organlann yaşa göre anormal ölçüde fazla gelişmesi. |
Hiperglisemi
Kanda aşırı miktarda şeker (glikoz) bulunması. |
Hipergonadizm
Erbezi ve yumurtalıklardan aşırı miktarda cinsiyet hormonu salgılanmasıyla beliren durum. |
Hiperhidratasyon
Organizmada aşırı sıvı birikmesiyle gelişen patolojik durum. |
Hiperinsülinizm
Pankreasın B hücrelerinde üretilen insülin hormonunun kanda aşın düzeyde bulunması. |
Hiperkalsemi
Kanda kalsiyum miktarının artması. |
Hiperkapni
Kandaki karbon dîoksit miktarının artması |
Hiperkeratoz
Üstderinin boynuzsu katmanındaki kalınlaşmaya bağlı olarak deri kalınlığının artması. |
Hiperkînezi
Nörolojik bir bozukluğun dışavurumu olan istemsiz hareketleri belirten terim. |
Hiperkolesterolemi
Kanda kolesterol düzeyinin 250 mg/100 ml'nin üzerine çıkması. |
Hiperkortikosürrenalizm
Böbreküstü bezlerinin aşın çalışması. Bak. hipersürrenalizm. |
Hiperkromazi
Pigment fazlalığı gösteren. |
Hemoperikard
Kalp boşluğundan yada kalpten çıkan büyük damarların başlangıç noktasından kalp zarı boşluğuna kan geçmesi |
Hiperkromi
Deriye rengini veren maddenin (pigment) miktarındaki artış sonucunda deri renginin koyulaşması |
Hemoperikart
Kalp boşluğundan ya da kalpten çıkan büyük damarların başlangıç noktasından kalp zan boşluğuna kan geçmesi. |
Hiperlipemi (hiperlipidemi)
Kanda trigliserit, fosfolipİt, kolesterol ve serbest yağ asitleri gibi yağlann düzeyinin artmasıyla beliren metabolizma bozukluğu. |
Hemoperiton
Kann zarı (periton) boşluğuna kan geçmesi |
Hipermenore
Âdet kanamasının miktarının ve süresinin artmasıyla beliren âdet çevrimi bozukluğu. |
Hipermetri
Hareketlerde görülen sinirsel kaynaklı bozukluk. |
Dölyatağı hiperkinezîsi
Doğum sırasında dölyatağı kasılmalarının şiddet ve sıklığının patolojik olarak artması. |
Depersonalizasyon
Kişinin gerçekle ilişkisini yitirdiği ve kendi kişiliğine karşı yabancılık duyduğu durum. |
Eklem hipermobilitesi
Eklemin hareket yeteneğinin artması; jeneralize (genel) eklem gevşekliği ise genetik olarak aktarılan bir bağ dokusu hastalığıdır |
Endosperm
3n kromozomlu besi doku. |
Gowper bezi
Cinsel coşku veya orgazm öncesi, erkeklerde, saydam alkalin bir sıvı salgılayan bez. |
Gowper bezi
Cinsel coşku veya orgazm öncesi, erkeklerde, saydam alkalin bir sıvı salgılayan bez. |
Gelon (eritem pernö)
Deride genel olarak soğuk etkisiyle ortaya çıkan ve yi-neleyici özellik gösteren kızarıklık ve şişme. |
Hiperplazi
Bir organ veya dokunun hücre sayınındaki artış nedeniyle büyümesi. |
Hiperpne
Solunum derinliğinin artması |
Hiperprozeksi
Bir tür dikkat bozukluğu. |
Hiperrefleksi
Kiriş reflekslerinin (Asil refleksi, dizkapağı refleksi) artması. |
Hipersensitivite
Bir insanın daha önce karşılaştığı bir antijenle yeniden karşılaşınca ortaya çıkan bağışıklık tepkisi ve buna bağlı doku harabiyeti. |
Hipersomni
Özellikle derin ve uzun uykuya ve uyuklamaya aşın eğilim. |
Gelon (eritem pernö)
Deride genel olarak soğuk etkisiyle ortaya çıkan ve yi-neleyici özellik gösteren kızarıklık ve şişme. |
Hiperplazi
Bir organ veya dokunun hücre sayınındaki artış nedeniyle büyümesi. |
Hiperpne
Solunum derinliğinin artması |
Hiperprozeksi
Bir tür dikkat bozukluğu. |
Hiperrefleksi
Kiriş reflekslerinin (Asil refleksi, dizkapağı refleksi) artması. |
Hipersensitivite
Bir insanın daha önce karşılaştığı bir antijenle yeniden karşılaşınca ortaya çıkan bağışıklık tepkisi ve buna bağlı doku harabiyeti. |
Hipersomni
Özellikle derin ve uzun uykuya ve uyuklamaya aşın eğilim. |
Hipersplenizm
Dalağın büyümesinin (splenomegali) yanı sıra alyuvar, nötrofil granülosit (bir akyuvar türü) ve trombositlerin tek başlarına ya da birlikte azalması. |
Hipersteni
Kas gücü ve vücut direncinde belirgin artış; aşın kuvvetlilik. |
Hipersürrenalizm
Böbreküstü bezi kabuğu hormonlarından birinin ya da birkaçının asm salgılandığı patolojik durum. |
Hipertansiyon
Yüksek kan basıncı. |
Hipertansiyon
Yüksek kan basıncı. |
Hipertelî
Normalden çok sayıda meme başının bulunması. |
Hipertelorizm
İki organ arasındaki uzaklığın normalin üzerinde olması. |
Hipertermi
Vücut sıcaklığının normal değerlerin üzerine çıkması. |
Hipertimi
Aşırı duygusallıkla beliren duygulanım bozukluğu. |
Hipertiroidizm
Tiroit bezi hormonlarının aşın üretimi sonucu beliren klinik tablo. |
Hipertoni
Tüm vücut kaslarındaki aşın gerginlik artışı. |
Hipertrikoz
Gerek kıllı bölgelerde, gerek kılların bulunmadığı ya da çok az olduğu bölgelerde aşırı kıllanma. |
Hipertrofi
Bir dokunun, organın ya da bütün bir sistemin hücre hacmindeki artışa bağlı olarak büyümesi. |
Hiperürisemi
Kanda ürik asit artışı. |
Hipervitaminoz
Aşın vitamin alma sonucunda gelişen hastalık tablosu. |
Hipervolemi
Vücutta dolaşan kan hacminde artış. |
Hemanjiyoperisitom
Kılcal damarların dış yüzeyindeki perisit adlı hücrelerden kaynaklanan ve ender görülen bir tümör. |
Hidroperikardiyum
Perikart (kalp zarı) boşluğu içine sıvı toplanması. |
Hiper
Aşırı ya da artmış anlamındaki ön ek. |
Hiperaldosteronizm
Böbreküstü bezleri tarafından aşın aldosteron salgılanması ile beliren patolojik durum. |
Hiperalimentasyon
Aşın besin alma; bunun sonucu olarak yağ dokusu ve vücut ağırlığı artar. |
Hiperaljezi
Bir deri bölgesinde ağrı duyumuna neden olan uyaranlara yanıtın artmasıyla beliren duyu bozukluğu. |
Hiperasidite
Mide salgısında asit fazlalığı; genellikle mide hücrelerinin aşırı hidroklorik asit salgılamasına bağlıdır. |
Hiperazotemi
Kandaki üre miktarının 0,40 gr/lt'nin üzerine çıkması. |
Hiperbaroterapi
Hastanın atmosfer basıncından daha yüksek basınçlı bir odaya (yüksek basınç odası) yerleştirilmesiyle uygulanan tedavi yöntemi. |
Hiperbuli
İstek artışı; bilinçli ve gerçek bir istek artışı olmayıp yalnızca görünürde yaşanan bir duygudur. |
Hiperemez
İnatçı ve tekrarlayıcı kusma |
Hiperemi
Organizmanın belirli bir bölgesindeki kan miktarındaki artma. |
Hiperestezi
Deri yüzeyine uygulanan bazı uyanları algılama yeteneğinin artmasıyla beliren duyu bozukluğu. |
Hîperestıinizm
aşın östrojen salgılanması |
Hiperfonezi
Akciğerlerde hava artışına bağlı olarak göğüs kafesi üzerinde yapılan perküsyonla (bir elin parmaklarıyla Öteki elin sırtına vurularak bu elin altındaki bölgeden gelen sesin dinlenmesi) alınan seste artış. |
Hipergenitalizm
Dış cinsel organlann yaşa göre anormal ölçüde fazla gelişmesi. |
Hiperglisemi
Kanda aşırı miktarda şeker (glikoz) bulunması. |
Hipergonadizm
Erbezi ve yumurtalıklardan aşırı miktarda cinsiyet hormonu salgılanmasıyla beliren durum. |
Hiperhidratasyon
Organizmada aşırı sıvı birikmesiyle gelişen patolojik durum. |
Hiperinsülinizm
Pankreasın B hücrelerinde üretilen insülin hormonunun kanda aşın düzeyde bulunması. |
Hiperkalsemi
Kanda kalsiyum miktarının artması. |
Hiperkapni
Kandaki karbon dîoksit miktarının artması |
Hiperkeratoz
Üstderinin boynuzsu katmanındaki kalınlaşmaya bağlı olarak deri kalınlığının artması. |
Hiperkînezi
Nörolojik bir bozukluğun dışavurumu olan istemsiz hareketleri belirten terim. |
Hiperkolesterolemi
Kanda kolesterol düzeyinin 250 mg/100 ml'nin üzerine çıkması. |
Hiperkortikosürrenalizm
Böbreküstü bezlerinin aşın çalışması. Bak. hipersürrenalizm. |
Hiperkromazi
Pigment fazlalığı gösteren. |
Hemoperikard
Kalp boşluğundan yada kalpten çıkan büyük damarların başlangıç noktasından kalp zarı boşluğuna kan geçmesi |
Hiperkromi
Deriye rengini veren maddenin (pigment) miktarındaki artış sonucunda deri renginin koyulaşması |
Hemoperikart
Kalp boşluğundan ya da kalpten çıkan büyük damarların başlangıç noktasından kalp zan boşluğuna kan geçmesi. |
Hiperlipemi (hiperlipidemi)
Kanda trigliserit, fosfolipİt, kolesterol ve serbest yağ asitleri gibi yağlann düzeyinin artmasıyla beliren metabolizma bozukluğu. |
Hemoperiton
Kann zarı (periton) boşluğuna kan geçmesi |
Hipermenore
Âdet kanamasının miktarının ve süresinin artmasıyla beliren âdet çevrimi bozukluğu. |
Hipermetri
Hareketlerde görülen sinirsel kaynaklı bozukluk. |
Hipermetropi
Gözün kırma kusuru; yakını görememe. |
Hipermnezi
Üzerinden uzun yıllar geçmiş ya da bebeklik dönemine ait olayları hatırlama yeteneğinin çok güçlü olması; mani hastalarında sık görülen bir bulgudur. |
Hiperosmi
Koku alma duyarlılığının aşın ölçüde artması. |
Hiperostoz
Aşırı kemik dokusu artışı. |
Hiperparatiroidizm
Paratiroİt bezlerin aşın hormon (parathormon) salgılaması ile ayırt edilen patolojik durum. |
Hiperpireksi
Vücut sıcaklığının 40,5°C'nin üzerine çıkması; ateş yükselmesi. |
Hiperpituitarizm
Hipofizdeki bir ya da daha fazla hormon üretiminin aşt-rı artmasıyla ortaya çıkan patolojik durum. |
İmperforasyon
Vücuttaki bir açıklık ya da kanalın doğumsal olarak bulunmaması. |
Koleperiton (bilyer peritonit, safra peritoniti)
Safranın kann zarı boşluğuna yayılmasıyla ortaya çıkan iltihaplanma. |
Kolpoperineoplasti
Dölyolu duvarlan ve apış arası kaslanna eski sağlamlığını kazandırmak amacıyla yapılan jinekolojik cerrahi girişim. |
Osteogenesis imperfekta
Kemiklerin kolayca kırılacak şekilde gevrek oluşu ile karekterize kalıtsal nitelik gösteren hastalık. |
Osteoperiostit
Periost (kemiği saran dış zar) ve altındaki kemik dokusunun iltihabı. |
Operabl
Ameliyat edilebilir, ameliyat edilmekle halen bir şansı olan. ( aksi; inoperabl ) |
Operasyon
Cerrahi müdahale, ameliyat. |
Operatör gen
Bakteri yada virüs genomunda repressör (baskılayıcı) proteini bağlayan ve yanındaki genin transkripsiyonunu kontrol eden gen. |
Oligospermi
Menide spermatozoidlerin normalden az oluşu. |
Oligospermi (hipospermi)
Boşalma sırasında atılan sperm miktannda 2-3 ml'lik fizyolojik hacmin altına düşen azalma. |
Oligozoospermi
Ersuyundakİ spermatozoit sayısının mililitrede 20 milyon değerinin altına düşmesi. |
Özürlü kemik oluşumu (osteogenez imperfekta)
Kemiklerin yanı sıra gözakı (sklera), içkulak, deri ve bağlan da etkileyen kalftsal bağdoku hastalığı. |
Poliglobiilj (hiperglobüli)
Hipoksiye yol açan tüm koşullarda vücutta oksijen yetersizliğinin etkisini azaltmaya yönelik bir mekanizmayla kanda alyuvarların artması |
Polispermi
Yumurtanın birden fazla sperm tarafından döllenmesi. |
Perforasyon
Delinme ve bunun sonucunda meydana gelen delik |
Periadenit
Bir ya da daha fazla lenf bezinin çevresindeki yağlı bağ-dokunun iltihabı. |
Periartrit
Bir eklemi çevreleyen yumuşak dokuda ortaya çıkan iltihap. |
Periderm
Ağacın kabuk kısmı.birçok gövde ve köklerde ikinci büyüme ile epidermisin yerini alan doku. |
Peridural anestezi
Omurganın sertzar dışı boşluğuna yerel anestezik bir maddenin şırınga edilmesiyle uygulanan anestezi. |
Perikard
Kalbin çevresindeki zar kesesi"" (Perikardite bkz.) |
Perikardit
Kalbi çevreleyen zarların inflamasyonu. Daha akut (kısa süreli) şekli ateş ve göğüs ağrısına neden olabilir ve zarlar arasında sıvı toplanabilir, bu da nefes darlığına yol açar; lupusta bu durum görülebilir. |
Perikardiyosentez
Perikart kesesinin cerrahi girişimle delinmesi. |
Perikardiyoskleroz
Perikartın fibrinli kalmlaşmasıyla ortaya çıkan hastalık. |
Perikart
Kalbi bir kese gibi sararak örten zar. |
Perikolesistit
Safrakesesini çevreleyen dokuların iltihabı. |
Perikondrit
Eklem dışı kıkırdakların örtücü dokusu olan perikond-riyumda ortaya çıkan iltihap süreci. |
Perikondriyum
Kıkırdaksı yapılan Örten, bol miktarda sinir ucu ve kan daman içeren bağdoku katmanı. |
Perilenf
İçkulakta, kemiksi labirent İle zarsı labirentin arasındaki boşlukta yer alan sıvı. |
Portal hipertansiyon
Kapı toplardamarı ve bunun dallan İçindeki kan basıncının artması. |
Perimetre
görme alanını muayenesi için kullanılan özel cihaz |
Perimisyum
Kaslardaki lif demetlerini saran bağdoku kılıfı. |
Perine
Kadınlarda vulva ile anüs, erkeklerde skrotum ile anüs arasındaki dış bölge |
Perineal bölge
Leğen alt duvarının karşısında yer alan, iki kalça arasındaki anatomik bölge. |
Perinefrit
Böbreği çevreleyen yağlı bağdokuda ve böbreğin kapsülünde ortaya çıkan iltihap süreci |
Perinerviyum
Siniri oluşturan sinir lifi demetlerini örten bağdoku kılıfı. |
Periodontit
Diş çevresi zarının akut ya da kronik iltihabı. |
Periodontum
Dişi çevreleyen destek yapılarının tümünü tanımlayan terim. |
Perioniksi
Tırnağın çevresindeki bütün dokulan, özellikle tırnak kökünü etkileyen iltihabi süreç. |
Periost
Kemik zarı. Kemiklerin dışında bulunan, kemik dokunun beslenmesini onarılmasını sağlayan zar. |
Periostit
Periost(*) iltihabı. |
Perisit
Kılcal damar duvarının bir bölümünü oluşturan ve en-dotel hücresinin taban zarı (bazal membran) içine gömülmüş olarak bulunan hücre. |
Peristaltik
Sindirim sistemi gibi bazı organların çeperlerindegörülen ritmik ve kuvvetli kasılıp gevşeme hareketleri. Bu ritmik kasılma dalgalarıorgan içindeki maddeyi hareket ettirmeye yardımcı olur. |
Paper radio immuno sorbent test
PRIST |
Peristaltizm
Özellikle sindirim sistemindeki kasların dalgalı hareketleri. |
Peritiflit
Körbağırsağı ve apandisi çevreleyen karın zarının iltihabı. |
Periton
Karın içi organları çepeçevre saran, karın boşluğunun iç yüzünü örten zardır. |
Periton (kann zan)
Kann boşluğunun içindeki organların yüzeyini ve karın boşluğu duvarım içeriden örten seröz zar. |
Peritonit
Peritonun iltihabıdır. |
Periviserit
Kann içi organlan çevreleyen kann zarı boyunca yayılan kronik İltihabi süreç. |
Perküsyon
Hastanın klinik muayenesinde uygulanan bir yöntem. |
Perleş
Streptokok ya da stafilokoklar ve diplokoklar gibi mik-roorganizmalann, dudaklann birleşme yerinde yol açtığı dermatoz. |
Pernisyöz
Yıkıcı, bazen öldürücü. Pernizpyöz anemi, bağırsaklardan B12 vitaminin emilememesinin neden olduğu bir anemi türüdür. |
Perspirasyo insensibilis
Deriden ya da solunum yollarından sürekli gerçekleşen, ama farkedilmeyen buharlaşma. |
Perthes hastalığı
Çocuklar ya da adolesanlarda kalçada oluşan avasküler nekroz şekli (kemiğin damar yetersizliği sonucu ölümü). Erkek çocuklarda kızlardan daha fazla görülür ve 5-11 yaşları arasında topallamaya ve kalça ya da dizde ağrıya neden olur. |
Perversiyon (sapma)
Dürtü, eğilim ve İlgilerin toplumsal ve kültürel açıdan normal kabul edilen ölçülere göre çarpık nesnelere ya da amaçlara yönelmesi. |
Piyoperikardiyum
irinli perikardit sırasında perikart boşluğunda oluşan iltihap birikimi. |
Pulmoner hipertansiyon
Küçük dolaşımdaki atardamarlarda basınç artması. |
Pnömoperikardiyum
Kalp dış zan (perikart) boşluğunda gaz bulunması. |
Pnömoperitonyum
Kann zan (periton) boşuğunda gaz bulunması, içi boş bir iç organın yırtılması (örneğin peptik ülser nedeniyle mide delinmesi) sonucunda, karnın delici yaralanmaları sonucunda ya da cerrahi girişim sonrasında ortaya çıkabilir. |
Pnömoretroperitonyum
Karın zarı (periton) arkası boşluklara oksijen gazı verilmesi. |
Retroperiton
Arka karın zarının iç yaprağı ile arka karın boşluğu arasındaki boşluk. |
Retroperitoneal
Periton zarının arkasında. |
Retropnömoperitonyum
Retroperiton içinde yer alan organların ve yapıların incelenmesi amacıyla uygulanan radyolojik tam yöntemi. |
Polispermi
Yumurtanın birden fazla sperm tarafından döllenmesi. |
Perforasyon
Delinme ve bunun sonucunda meydana gelen delik |
Periadenit
Bir ya da daha fazla lenf bezinin çevresindeki yağlı bağ-dokunun iltihabı. |
Periartrit
Bir eklemi çevreleyen yumuşak dokuda ortaya çıkan iltihap. |
Periderm
Ağacın kabuk kısmı.birçok gövde ve köklerde ikinci büyüme ile epidermisin yerini alan doku. |
Peridural anestezi
Omurganın sertzar dışı boşluğuna yerel anestezik bir maddenin şırınga edilmesiyle uygulanan anestezi. |
Perikard
Kalbin çevresindeki zar kesesi"" (Perikardite bkz.) |
Perikardit
Kalbi çevreleyen zarların inflamasyonu. Daha akut (kısa süreli) şekli ateş ve göğüs ağrısına neden olabilir ve zarlar arasında sıvı toplanabilir, bu da nefes darlığına yol açar; lupusta bu durum görülebilir. |
Perikardiyosentez
Perikart kesesinin cerrahi girişimle delinmesi. |
Perikardiyoskleroz
Perikartın fibrinli kalmlaşmasıyla ortaya çıkan hastalık. |
Perikart
Kalbi bir kese gibi sararak örten zar. |
Perikolesistit
Safrakesesini çevreleyen dokuların iltihabı. |
Perikondrit
Eklem dışı kıkırdakların örtücü dokusu olan perikond-riyumda ortaya çıkan iltihap süreci. |
Perikondriyum
Kıkırdaksı yapılan Örten, bol miktarda sinir ucu ve kan daman içeren bağdoku katmanı. |
Perilenf
İçkulakta, kemiksi labirent İle zarsı labirentin arasındaki boşlukta yer alan sıvı. |
Portal hipertansiyon
Kapı toplardamarı ve bunun dallan İçindeki kan basıncının artması. |
Perimetre
görme alanını muayenesi için kullanılan özel cihaz |
Perimisyum
Kaslardaki lif demetlerini saran bağdoku kılıfı. |
Perine
Kadınlarda vulva ile anüs, erkeklerde skrotum ile anüs arasındaki dış bölge |
Perineal bölge
Leğen alt duvarının karşısında yer alan, iki kalça arasındaki anatomik bölge. |
Perinefrit
Böbreği çevreleyen yağlı bağdokuda ve böbreğin kapsülünde ortaya çıkan iltihap süreci |
Perinerviyum
Siniri oluşturan sinir lifi demetlerini örten bağdoku kılıfı. |
Periodontit
Diş çevresi zarının akut ya da kronik iltihabı. |
Periodontum
Dişi çevreleyen destek yapılarının tümünü tanımlayan terim. |
Perioniksi
Tırnağın çevresindeki bütün dokulan, özellikle tırnak kökünü etkileyen iltihabi süreç. |
Periost
Kemik zarı. Kemiklerin dışında bulunan, kemik dokunun beslenmesini onarılmasını sağlayan zar. |
Periostit
Periost(*) iltihabı. |
Perisit
Kılcal damar duvarının bir bölümünü oluşturan ve en-dotel hücresinin taban zarı (bazal membran) içine gömülmüş olarak bulunan hücre. |
Peristaltik
Sindirim sistemi gibi bazı organların çeperlerindegörülen ritmik ve kuvvetli kasılıp gevşeme hareketleri. Bu ritmik kasılma dalgalarıorgan içindeki maddeyi hareket ettirmeye yardımcı olur. |
Paper radio ımmuno sorbent test
PRIST |
Peristaltizm
Özellikle sindirim sistemindeki kasların dalgalı hareketleri. |
Peritiflit
Körbağırsağı ve apandisi çevreleyen karın zarının iltihabı. |
Periton
Karın içi organları çepeçevre saran, karın boşluğunun iç yüzünü örten zardır. |
Periton (kann zan)
Kann boşluğunun içindeki organların yüzeyini ve karın boşluğu duvarım içeriden örten seröz zar. |
Peritonit
Peritonun iltihabıdır. |
Periviserit
Kann içi organlan çevreleyen kann zarı boyunca yayılan kronik İltihabi süreç. |
Perküsyon
Hastanın klinik muayenesinde uygulanan bir yöntem. |
Perleş
Streptokok ya da stafilokoklar ve diplokoklar gibi mik-roorganizmalann, dudaklann birleşme yerinde yol açtığı dermatoz. |
Pernisyöz
Yıkıcı, bazen öldürücü. Pernizpyöz anemi, bağırsaklardan B12 vitaminin emilememesinin neden olduğu bir anemi türüdür. |
Perspirasyo insensibilis
Deriden ya da solunum yollarından sürekli gerçekleşen, ama farkedilmeyen buharlaşma. |
Perthes hastalığı
Çocuklar ya da adolesanlarda kalçada oluşan avasküler nekroz şekli (kemiğin damar yetersizliği sonucu ölümü). Erkek çocuklarda kızlardan daha fazla görülür ve 5-11 yaşları arasında topallamaya ve kalça ya da dizde ağrıya neden olur. |
Perversiyon (sapma)
Dürtü, eğilim ve İlgilerin toplumsal ve kültürel açıdan normal kabul edilen ölçülere göre çarpık nesnelere ya da amaçlara yönelmesi. |
Piyoperikardiyum
irinli perikardit sırasında perikart boşluğunda oluşan iltihap birikimi. |
Pulmoner hipertansiyon
Küçük dolaşımdaki atardamarlarda basınç artması. |
Pnömoperikardiyum
Kalp dış zan (perikart) boşluğunda gaz bulunması. |
Pnömoperitonyum
Kann zan (periton) boşuğunda gaz bulunması, içi boş bir iç organın yırtılması (örneğin peptik ülser nedeniyle mide delinmesi) sonucunda, karnın delici yaralanmaları sonucunda ya da cerrahi girişim sonrasında ortaya çıkabilir. |
Pnömoretroperitonyum
Karın zarı (periton) arkası boşluklara oksijen gazı verilmesi. |
Retroperiton
Arka karın zarının iç yaprağı ile arka karın boşluğu arasındaki boşluk. |
Retroperitoneal
Periton zarının arkasında. |
Retropnömoperitonyum
Retroperiton içinde yer alan organların ve yapıların incelenmesi amacıyla uygulanan radyolojik tam yöntemi. |
Sperm
Erkeğin cinsel organından çıkıp üremeyi başlatan hücre. |
Sperm morfolojisi
Sperm hücresinin şeklinin incelenmesidir. |
Sperm motilitesi
Spermin hareket kabiliyetinin incelenmesidir. |
Sperm yıkama
Semen sıvısından spermin ayrılması tekniğidir. |
Spermatik kordon
Kann zarı dışında teslis zarlarını, sperm kanalını, erbezi kesesine giren ve çıkan kan damarlarını, sinirleri İçeren kordon. |
Spermatit
Erbezinin tohum borucuklan içinde bulunan bir hücre tipi. |
Spermatogenez
Erbezinin tohum borucuklan içinde oluşan ve olgunlaşmamış eşey hücrelerinin (spermatogon) değişime uğrayarak kadın eşey organım dölleyebilecek duruma gelmesini, yani spermatozoitlerin oluşumunu sağlayan üreme ve farklılaşma süreçlerinin tümü. |
Spermatogon
Olgunlaşmamış erkek eşey hücresi. |
Spermatore
Ereksiyon ya da cinsel uyanlma olmaksızın istemsiz olarak sperm boşalması. |
Spermatosel
Spermatozoitleri içeren kist. |
Spermatosit
Erbezinin tohum borucuklarmda bulunan hücre tipi. |
Spermatozoit
Olgunlaşmış erkek eşey hücresi. |
Spermatozoon
Kadın yumurtasını dölleme yeteneği olan erkek cinsiyet hücresi; sperm. Testilerde üretilir ve semenin içinde bulunur. |
Spermisid
Doğum kontrolü amacıyla spermleri öldürmek için kullanılan madde. |
Spermîyogram
Spermada bulunan farklı spermatozoit biçimlerinin birbirlerine olan oranlarını gösteren formül. |
Semen analizi (spermiyogram)
Taze spermin mikroskop altında mililitredeki sayısının, şeklinin ve hareket yeteneğinin belirlenmesidir. |
Süperenfeksiyon
Vücudunda enfeksiyon olan bir kişide, enfeksiyon iyileşmeden aynı mikroorganizmanın yeni bir enfeksiyona yol açması; bu nedenle hastalığın gidişi karmaşıklaşır. |
Süperfekondasyon
Farklı kişilerin spermleriyle birbirinden az farklı zamanlarda iki ya da daha fazla yumurtanın döllenmesi; ikiz gebelikle sonuçlanır, ikizlerin babalan farklıdır |
Şiloperiton
Periton boşluğu içinde bağırsaktan gelen lenfin bulunması. |
Tedavisi
Perhiz ve istirahat şarttır. Hastalığı doğuran nedenler ortadan kaldırılır. Hafif yiyecekler yenir. Aspirin gibi ilçlar kullanılmaz. Yemekler, yavaş yavaş ve çok çiğnenerek yenir. |
Ürperme
Yaygın kas gruplarının, titremeye benzer biçimde ritmik ya da düzensiz, istemdışı kasılması. |
Üstbenlik (süperego)
Freud'a göre, ruhsal yapının anne babanın zorlama ve yasaklamalarının "içselleştirilmesi" ile oluşan bölümü; zamanla öğrenilen toplumsal ve kültürel yükümlülüklerin etkisiyle değişerek gelişir. |
Weber pergeli
Deride İki farklı duyumun algılanabileceği en yakın iki nokta arasındaki uzaklığı ölçmeye yarayan alet. | << Geri
| |
|